Herkese merhaba! Bu bolgu açmamın üzerinden birkaç sene geçti. Bir süre instagramda aktif olmaya çalıştım ama farkettim ki hiç bana göre değil. Yazıdan önce fotoğraf göze çarptığı için özellikle güzel fotoğraf çekme kaygısı beni baya yordu. Ki instagramda resmin, altındaki yazı için kitap kapağı görevi gördüğünü ve instagramda şeklin içerikten daha önemli olduğunu düşünürsek, bu hiç de yersiz bir kaygı değil. Ama benim istediğim yazmak. Yazmanın ötesinde yazdıklarımın başkalarına da ulaşması ve geri dönüş almak elbette. Yazı yazmayı sevdiğim ve bu konuda kendimi geliştirmek istediğim için kısa süre önce bir makale yazarlığı işine başvurdum ve kabul edildim. Ama bilin bakalım ne oldu. Henüz ikinci makalemi yazarken yapamayacağımı anladım. Bazen beklediğimizle umduğumuz bir olmuyor. Birincisi, konum yiyeceklerin kalori ve besin değerleriyle alakalıydı. Ama aklınıza gelebilecek her yiyeceğin. Araştırmak isteyeceğim ve merak ettiğim bir konu değildi maalesef. İkincisi de bu çabama karşıl
ELİF Paulo Coelho 261 sayfa Daha önce Paulo Coelho'nun bir kitabını okuduysanız belki siz de farketmişsinizdir. Ben bu kitaptan önce Simyacı'yı okurken yazarın anlatımında ve kitaptaki olaylarda hep mistik bir hava sezdim. Elif'de de aynı hava hakimdi. Fakat bu sefer kafamı karıştıran bir şey vardı -hala karıştırmaya devam ediyor.-. Arka kapakta yazan ve bende merak uyandırarak kitabı almamda etken olan ''Elif'in başkahramanı, Paulo Coelho'nun kendisidir.'' cümlesi. ''Kitapta anlatılanlar gerçek mi yani? Ama olamaz ki...'' şeklinde düşünceler hala kafamda. Fazla uzatmadan kitabın konusundan bahsedeyim. Paulo Coelho bilgelik anlamında gelişiminin tıkandığını düşündüğü bir dönemde akıl hocası olduğunu düşündüğüm J.'nin tavsiyesiyle bir tren seyahatine çıkıyor. Henüz seyahatin başındayken Türk bir keman virtüözü olan Hilal ile tanışıyor. Ama önceden uyarayım. Yazar neden Türk bir karakter seçmiş bilmiyorum. (Eğer kitapta